Dünyadaki gelişmelere uygun olarak ülkemizde de uzay ve havacılık teknolojileri konusunda çalışmalar sürdürülmektedir. Bilhassa havacılık alanında Cumhuriyetin ilk kurulduğu yıllarda, ülkemizde uçak tasarımı ve üretimi konularında önemli adımlar atılmış, ancak bu çabalar meyve vermemiştir. Uçak imalatına 1980’li yıllarda başlansa da bu çalışmalar sadece montaj işlemleri ile sınırlı kalmıştır. Ulusal tasarım yeteneğinin gelişmesine bir katkısı olmamıştır.

Bugün hala bu sektörde ağırlıklı olarak parça tasarımı ve imalatı yapılmakta, bu alanda ciddi ilerlemeler olmaktadır. Anak buna rağmen ürün bazlı tasarım ve geliştirme faaliyetleri istenilen düzeye çıkmış değildir. Sektör bugün hala dışa bağımlı olma özelliğini korumaktadır. Bunun yanı sıra havacılık sektöründe anahtar noktalarda, özel test sistemleri kapasitesi de yeterli seviyede olamamıştır.

Ülkemizin uzay teknolojileri alanında da durumu bundan iyi değildir. Uzak teknolojileri alanında 1980’li yıllardan başlayarak askeri amaçlarla ve devlet kontrolünde bir takım satınalmalar yapılmıştır. Daha sonra bu hizmetler genişleyerek özel sektörü de içine almıştır. Bu noktada 2000’li yıllar ile birlikte TÜBİTAK girişimleri dikkat çekmektedir. Bu şekilde özel sektör de bu alana yatırım yapmaya başlamıştır.

Ülkemizde uzay teknolojileri yetenekleri şu şekilde sıralanabilir:

  • Görüntüleme amaçlı uydu tasarımı ve üretimi çalışmaları
  • İletişim uydularının işletimi
  • Uzaydan alınan verilerin kullanılması

Bugün ülkemizde bu alanda yapılan çalışmalardan biri de uydu fırlatma yeteneğidir. Bu yeteneğe dünyada çok az ülke sahiptir. Ülkemizde uzay ve havacılık teknolojileri alanında 2005 yılında Ulusal Uzay Araştırmaları Programı başlatılmıştır. Bu program çerçevesinde, Milli Savunma Bakanlığı, Savunma Sanayi Müsteşarlığı, Havelsan, Aselsan ve TÜBİTAK gibi kuruluşlar ve bazı üniversiteler önemli çalışmalar yapmaktadır.

Bu gelişmeler ile birlikte ülkemizde AS 9100 Havacılık ve Uzay Sektörü Kalite Sistemi standardını uygulayan ve sürdüren işletmeler, bu alandaki kazanımlarını arttırmak amacı ile belgelendirme kuruluşlarına müracaat ederek AS 9100 belgesi talep etmektedir.

Bu talebi alan belgelendirme kuruluşları işletme ile sözleşme yaptıktan sonra işletme nezdinde denetim çalışmalarını başlatmakta ve işletmede AS 9100 standardı gerekliliklerine uygun faaliyet sürdürüldüğüne karar verirse, bu belgeyi düzenleyerek teslim etmektedir.

 

Belgenin geçerlilik süresi üç yıldır ve her yıl gözeitm denetimlerinin yapılması gerekmektedir.