Bütün dünyada organik tarımsal üretim gelişme göstermektedir. 2007 yılı rakamları gösteriyor ki, dünyada 120’den fazla ülkede organik tarım yapılıyor. 634 bin civarında çiftçi, 310 milyon dönümden fazla arazide organik tarımsal üretim yapıyor ve bu sayılar giderek artıyor. İlk adımları 80’li yıllarda atılmaya başlanan organik ürün pazarı her yıl ortalama yüzde 15-20 arasında büyüyor. Ticari boyutuna bakıldığında, dünya organik tarımsal ürün ticareti kırk milyar doları geçmiş durumda.

Ülkemizde de bu konuda gelişmeler kaydediliyor. Bizde de ilk olarak 80’li yıllarda organik üretim çalışmaları başlamış. O yıllarda daha çok, ülkemizden ithalat yapan Avrupa’lı firmalar organik tarımsal ürün talep etmeye başlamışlar. Avrupa Birliği 1991 yılında, ekolojik tarımsal üretim faaliyetleri çerçevesinde, üretim ve pazarlama koşullarını düzenleyen bir yönetmelik çıkarmıştır. Bir yıl sonra da ek bir yönetmelik ile ithalat yapılacak ülkelerin uymaları gereken kuralları açıklamıştır. Bu paralelde organik tarımsal üretim yapacak ülkelerden, kendi yasal düzenlemelerini yapmalarını istemiştir. Bu doğrultuda ülkemizde aşağıdaki yasal düzenlemeler yapılmıştır:

      Bitkisel ve Hayvansal Ürünlerin Ekolojik Metotlarla Üretilmesine İlişkin Yönetmelik (1994)

      Organik Tarımın Esasları ve Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik (2002)

      Organik Tarım Kanunu (2004)

      Organik Tarımın Esasları ve Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik (2005)

Bu yasal düzenlemeler ile organik tarımsal üretim faaliyetleri, üretim aşamalarından pazarlama aşamasına kadar düzenlenmiş olmaktadır. Buna göre, organik tarım faaliyetleri, Bakanlık tarafından yetki verilmiş belgelendirme kuruluşlarının gözetimi altında ve bakanlığın kontrolüne tabi bir yöntem olmuştur.

Organik tarımsal üretimin ilkeleri şu şekilde açıklanabilir:

      Sağlıklı olma ilkesi

Organik tarımın temelinde, toprak, bitki, insan, hayvan ve bütün canlıların sağlığının korunması ve geliştirilmesi bulunmaktadır. Bütün bu sayıların sağlığı, içinde yaşanılan ekolojik sistemin sağlığından ayrı düşünülemez. Burada söz konusu olan sağlık, canlı sistemlerin bütünlüğünü ve devamlılığını sağlayacak koşulların sağlam olmasıdır. Ekolojik dengenin korunmasıdır. Organik tarım, besin değeri ve kalitesi yüksek üretimi amaçlar. Sağlık için tehlike yaratan kimyasal gübrelerin ve ilaçların kullanılmasından kaçınır.

      Ekolojik denge ilkesi

Organik tarım, dünyanın ekolojik dengesinin korunmasından yanadır. Ekolojik döngüleri dikkate alır. Ekolojik sisteme uygun ve uyumlu üretim hedefler. Önemli olan ekolojik dengenin sürekliliğini sağlamaktır.

      Dürüst olma ilkesi

Organik tarımsal üretim yöntemi, üretici firmalar, üretimde çalışanlar, perakendeci firmalar, dağıtım firmaları, tüccarlar ve nihayet tüketicilerin, çevreye ve hayat formlarına karşı dürüst ve adil olmasını ister.

      Duyarlı olma ilkesi

Organik tarımsal üretim yöntemi, insanların ve yaşadıkları çevrenin sağlıklı olması ve korunması için sorumluluk duygusu ile hareket etmeyi gerektirmektedir.

TÜRCERT belgelendirme kuruluşu, çeşitli yönetim sistemleri belgelendirme çalışmaları yanında tarımsal ürün belgelendirme çalışmaları da yapmaktadır. Organik tarım ve ilkeleri konusunda daha fazla bilgi edinmek isteniyorsa ya da Organik Tarım Belgesi’ne sahip olmak isteniyorsa, TÜRCERT belgelendirme kuruluşunun uzman yönetici ve çalışanlarına başvurabilirsiniz.